hoş
Jump to navigation
Jump to search
Turkish[edit]
Etymology[edit]
From Ottoman Turkish خوش (hoş), from Persian خوش. Cognate with Baluchi وش and Bengali খোশ (khōś).
Pronunciation[edit]
Audio (file)
Adjective[edit]
hoş
Declension[edit]
predicative forms of hoş
| present tense | ||||
|---|---|---|---|---|
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I am) | hoşum | hoş muyum? | hoş değilim | hoş değil miyim? |
| sen (you are) | hoşsun | hoş musun? | hoş değilsin | hoş değil misin? |
| o (he/she/it is) | hoş / hoştur | hoş mu? | hoş değil | hoş değil mi? |
| biz (we are) | hoşuz | hoş muyuz? | hoş değiliz | hoş değil miyiz? |
| siz (you are) | hoşsunuz | hoş musunuz? | hoş değilsiniz | hoş değil misiniz? |
| onlar (they are) | hoş(lar) | hoş(lar) mı? | hoş değil(ler) | hoş değiller mi? |
| past tense | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | hoştum | hoş muydum? | hoş değildim | hoş değil miydim? |
| sen (you were) | hoştun | hoş muydun? | hoş değildin | hoş değil miydin? |
| o (he/she/it was) | hoştu | hoş muydu? | hoş değildi | hoş değil miydi? |
| biz (we were) | hoştuk | hoş muyduk? | hoş değildik | hoş değil miydik? |
| siz (you were) | hoştunuz | hoş muydunuz? | hoş değildiniz | hoş değil miydiniz? |
| onlar (they were) | hoştular | hoş muydular? | hoş değildi(ler) / değillerdi | hoş değil miydiler? |
| indirect past | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | hoşmuşum | hoş muymuşum? | hoş değilmişim | hoş değil miymişim? |
| sen (you were) | hoşmuşsun | hoş muymuşsun? | hoş değilmişsin | hoş değil miymişsin? |
| o (he/she/it was) | hoşmuş | hoş muymuş? | hoş değilmiş | hoş değil miymiş? |
| biz (we were) | hoşmuşuz | hoş muymuşuz? | hoş değilmişiz | hoş değil miymişiz? |
| siz (you were) | hoşmuşsunuz | hoş muymuşsunuz? | hoş değilmişsiniz | hoş değil miymişsiniz? |
| onlar (they were) | hoşmuşlar | hoş muymuşlar? | hoş değilmiş(ler) / değillermiş | hoş değil miymişler? |
| conditional | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (if I) | hoşsam | hoş muysam? | hoş değilsem | hoş değil miysem? |
| sen (if you) | hoşsan | hoş muysan? | hoş değilsen | hoş değil miysen? |
| o (if he/she/it) | hoşsa | hoş muysa? | hoş değilse | hoş değil miyse? |
| biz (if we) | hoşsak | hoş muysak? | hoş değilsek | hoş değil miysek? |
| siz (if you) | hoşsanız | hoş muysanız? | hoş değilseniz | hoş değil miyseniz? |
| onlar (if they) | hoşsalar | hoş muysalar? | hoş değilseler / değillerse | hoş değil miyseler? |
Derived terms[edit]
- hoşlanmak (“to enjoy”)
References[edit]
- Nişanyan, Sevan (2002–) “hoş”, in Nişanyan Sözlük
- Redhouse, James W. (1890) “خوش”, in A Turkish and English Lexicon[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 873