kasvetli

Turkish

Etymology

From kasvet (“gloom, inner unease”) +‎ -li.

Pronunciation

• IPA^(key): /kas.vetˈli/
• Hyphenation: kas‧vet‧li

Adjective

kasvetli

1. bleak, gloomy, dreary

Declension

predicative forms of kasvetli

present tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I am)	kasvetliyim	kasvetli miyim?	kasvetli değilim	kasvetli değil miyim?
sen (you are)	kasvetlisin	kasvetli misin?	kasvetli değilsin	kasvetli değil misin?
o (he/she/it is)	kasvetli / kasvetlidir	kasvetli mi?	kasvetli değil	kasvetli değil mi?
biz (we are)	kasvetliyiz	kasvetli miyiz?	kasvetli değiliz	kasvetli değil miyiz?
siz (you are)	kasvetlisiniz	kasvetli misiniz?	kasvetli değilsiniz	kasvetli değil misiniz?
onlar (they are)	kasvetli(ler)	kasvetli(ler) mi?	kasvetli değil(ler)	kasvetli değiller mi?
past tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	kasvetliydim	kasvetli miydim?	kasvetli değildim	kasvetli değil miydim?
sen (you were)	kasvetliydin	kasvetli miydin?	kasvetli değildin	kasvetli değil miydin?
o (he/she/it was)	kasvetliydi	kasvetli miydi?	kasvetli değildi	kasvetli değil miydi?
biz (we were)	kasvetliydik	kasvetli miydik?	kasvetli değildik	kasvetli değil miydik?
siz (you were)	kasvetliydiniz	kasvetli miydiniz?	kasvetli değildiniz	kasvetli değil miydiniz?
onlar (they were)	kasvetliydiler	kasvetli miydiler?	kasvetli değildi(ler) / değillerdi	kasvetli değil miydiler?
indirect past
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	kasvetliymişim	kasvetli miymişim?	kasvetli değilmişim	kasvetli değil miymişim?
sen (you were)	kasvetliymişsin	kasvetli miymişsin?	kasvetli değilmişsin	kasvetli değil miymişsin?
o (he/she/it was)	kasvetliymiş	kasvetli miymiş?	kasvetli değilmiş	kasvetli değil miymiş?
biz (we were)	kasvetliymişiz	kasvetli miymişiz?	kasvetli değilmişiz	kasvetli değil miymişiz?
siz (you were)	kasvetliymişsiniz	kasvetli miymişsiniz?	kasvetli değilmişsiniz	kasvetli değil miymişsiniz?
onlar (they were)	kasvetliymişler	kasvetli miymişler?	kasvetli değilmiş(ler) / değillermiş	kasvetli değil miymişler?
conditional
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (if I)	kasvetliysem	kasvetli miysem?	kasvetli değilsem	kasvetli değil miysem?
sen (if you)	kasvetliysen	kasvetli miysen?	kasvetli değilsen	kasvetli değil miysen?
o (if he/she/it)	kasvetliyse	kasvetli miyse?	kasvetli değilse	kasvetli değil miyse?
biz (if we)	kasvetliysek	kasvetli miysek?	kasvetli değilsek	kasvetli değil miysek?
siz (if you)	kasvetliyseniz	kasvetli miyseniz?	kasvetli değilseniz	kasvetli değil miyseniz?
onlar (if they)	kasvetliyseler	kasvetli miyseler?	kasvetli değilseler / değillerse	kasvetli değil miyseler?

Further reading

• “kasvetli”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu
• Çağbayır, Yaşar (2007) “kasvetli”, in Ötüken Türkçe Sözlük (in Turkish), Istanbul: Ötüken Neşriyat, page 2461