aldırmak

Turkish

Pronunciation

• Hyphenation: al‧dır‧mak

Verb

aldırmak (third-person singular simple present aldırır)

1. causative of almak
   1. to let somebody take
   2. to let somebody buy

Conjugation

Conjugation of aldırmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			aldırmak
impersonal participle	imperfective		aldıran
	perfective		aldırmış
	prospective		aldıracak
personal participle	non-prospective		aldırdığım	aldırdığın	aldırdığı	aldırdığımız	aldırdığınız	aldırdıkları
	prospective		aldıracağım	aldıracağın	aldıracağı	aldıracağımız	aldıracağınız	aldıracakları
verbal noun			aldırma
way of doing			aldırış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldırırım	aldırırsın	aldırır	aldırırız	aldırırsınız	aldırırlar
		imperfective	aldırıyorum	aldırıyorsun	aldırıyor	aldırıyoruz	aldırıyorsunuz	aldırıyorlar
	past	perfective	aldırdım	aldırdın	aldırdı	aldırdık	aldırdınız	aldırdılar
		imperfective	aldırıyordum	aldırıyordun	aldırıyordu	aldırıyorduk	aldırıyordunuz	aldırıyorlardı (or aldırıyordular)
	future		aldıracağım	aldıracaksın	aldıracak	aldıracağız	aldıracaksınız	aldıracaklar
inferential	perfective		aldırmışım	aldırmışsın	aldırmış	aldırmışız	aldırmışsınız	aldırmışlar
	aorist		aldırırmışım	aldırırmışsın	aldırırmış	aldırırmışız	aldırırmışsınız	aldırırlarmış (or aldırırmışlar)
	imperfective		aldırıyormuşum	aldırıyormuşsun	aldırıyormuş	aldırıyormuşuz	aldırıyormuşsunuz	aldırıyorlarmış
conditional	simple		aldırsam	aldırsan	aldırsa	aldırsak	aldırsanız	aldırsalar
	perfective		aldırsaydım	aldırsaydın	aldırsaydı	aldırsaydık	aldırsaydınız	aldırsaydılar
optative			aldırayım	aldırasın	aldıra	aldıralım	aldırasınız	aldıralar
progressive			aldırmaktayım	aldırmaktasın	aldırmakta	aldırmaktayız	aldırmaktasınız	aldırmaktalar
necessitative			aldırmalıyım	aldırmalısın	aldırmalı	aldırmalıyız	aldırmalısınız	aldırmalılar
imperative				aldır	aldırsın		aldırın	aldırsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldırır mıyım?	aldırır mısın?	aldırır mı?	aldırır mıyız?	aldırır mısınız?	aldırırlar mı?
		imperfective	aldırıyor muyum?	aldırıyor musun?	aldırıyor mu?	aldırıyor muyuz?	aldırıyor musunuz?	aldırıyorlar mı?
	past	perfective	aldırdım mı?	aldırdın mı?	aldırdı mı?	aldırdık mı?	aldırdınız mı?	aldırdılar mı?
		imperfective	aldırıyor muydum?	aldırıyor muydun?	aldırıyor muydu?	aldırıyor muyduk?	aldırıyor muydunuz?	aldırıyorlar mıydı?
	future		aldıracak mıyım?	aldıracak mısın?	aldıracak mı?	aldıracak mıyız?	aldıracak mısınız?	aldıracaklar mı?
inferential	perfective		aldırmış mıyım?	aldırmış mısın?	aldırmış mı?	aldırmış mıyız?	aldırmış mısınız?	aldırmışlar mı?
	aorist		aldırır mıymışım?	aldırır mıymışsın?	aldırır mıymış?	aldırır mıymışız?	aldırır mıymışsınız?	aldırırlar mıymış?
	imperfective		aldırıyor muymuşum?	aldırıyor muymuşsun?	aldırıyor muymuş?	aldırıyor muymuşuz?	aldırıyor muymuşsunuz?	aldırıyorlar mıymış?
conditional	simple		aldırsam mı?	aldırsan mı?	aldırsa mı?	aldırsak mı?	aldırsanız mı?	aldırsalar mı?
	perfective		aldırsa mıydım?	aldırsa mıydın?	aldırsa mıydı?	aldırsa mıydık?	aldırsa mıydınız?	aldırsalar mıydı?
progressive			aldırmakta mıyım?	aldırmakta mısın?	aldırmakta mı?	aldırmakta mıyız?	aldırmakta mısınız?	aldırmaktalar mı?
necessitative			aldırmalı mıyım?	aldırmalı mısın?	aldırmalı mı?	aldırmalı mıyız?	aldırmalı mısınız?	aldırmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			aldırmamak
impersonal participle	imperfective		aldırmayan
	perfective		aldırmamış
	prospective		aldırmayacak
personal participle	non-prospective		aldırmadığım	aldırmadığın	aldırmadığı	aldırmadığımız	aldırmadığınız	aldırmadıkları
	prospective		aldırmayacağım	aldırmayacağın	aldırmayacağı	aldırmayacağımız	aldırmayacağınız	aldırmayacakları
verbal noun			aldırmama
way of doing			aldırmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldırmam	aldırmazsın	aldırmaz	aldırmayız	aldırmazsınız	aldırmazlar
		imperfective	aldırmıyorum	aldırmıyorsun	aldırmıyor	aldırmıyoruz	aldırmıyorsunuz	aldırmıyorlar
	past	perfective	aldırmadım	aldırmadın	aldırmadı	aldırmadık	aldırmadınız	aldırmadılar
		imperfective	aldırmıyordum	aldırmıyordun	aldırmıyordu	aldırmıyorduk	aldırmıyordunuz	aldırmıyorlardı
	future		aldırmayacağım	aldırmayacaksın	aldırmayacak	aldırmayacağız	aldırmayacaksınız	aldırmayacaklar
inferential	perfective		aldırmamışım	aldırmamışsın	aldırmamış	aldırmamışız	aldırmamışsınız	aldırmamışlar
	aorist		aldırmazmışım	aldırmazmışsın	aldırmazmış	aldırmazmışız	aldırmazmışsınız	aldırmazlarmış
	imperfective		aldırmıyormuşum	aldırmıyormuşsun	aldırmıyormuş	aldırmıyormuşuz	aldırmıyormuşsunuz	aldırmıyorlarmış
conditional	simple		aldırmasam	aldırmasan	aldırmasa	aldırmasak	aldırmasanız	aldırmasalar
	perfective		aldırmasaydım	aldırmasaydın	aldırmasaydı	aldırmasaydık	aldırmasaydınız	aldırmasaydılar
optative			aldırmayayım	aldırmayasın	aldırmaya	aldırmayalım	aldırmayasınız	aldırmayalar
progressive			aldırmamaktayım	aldırmamaktasın	aldırmamakta	aldırmamaktayız	aldırmamaktasınız	aldırmamaktalar
necessitative			aldırmamalıyım	aldırmamalısın	aldırmamalı	aldırmamalıyız	aldırmamalısınız	aldırmamalılar
imperative				aldırma	aldırmasın		aldırmayın	aldırmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldırmaz mıyım?	aldırmaz mısın?	aldırmaz mı?	aldırmaz mıyız?	aldırmaz mısınız?	aldırmazlar mı?
		imperfective	aldırmıyor muyum?	aldırmıyor musun?	aldırmıyor mu?	aldırmıyor muyuz?	aldırmıyor musunuz?	aldırmıyorlar mı?
	past	perfective	aldırmadım mı?	aldırmadın mı?	aldırmadı mı?	aldırmadık mı?	aldırmadınız mı?	aldırmadılar mı?
		imperfective	aldırmıyor muydum?	aldırmıyor muydun?	aldırmıyor muydu?	aldırmıyor muyduk?	aldırmıyor muydunuz?	aldırmıyorlar mıydı?
	future		aldırmayacak mıyım?	aldırmayacak mısın?	aldırmayacak mı?	aldırmayacak mıyız?	aldırmayacak mısınız?	aldırmayacaklar mı?
inferential	perfective		aldırmamış mıyım?	aldırmamış mısın?	aldırmamış mı?	aldırmamış mıyız?	aldırmamış mısınız?	aldırmamışlar mı?
	aorist		aldırmaz mıymışım?	aldırmaz mıymışsın?	aldırmaz mıymış?	aldırmaz mıymışız?	aldırmaz mıymışsınız?	aldırmazlar mıymış?
	imperfective		aldırmıyor muymuşum?	aldırmıyor muymuşsun?	aldırmıyor muymuş?	aldırmıyor muymuşuz?	aldırmıyor muymuşsunuz?	aldırmıyorlar mıymış?
conditional	simple		aldırmasam mı?	aldırmasan mı?	aldırmasa mı?	aldırmasak mı?	aldırmasanız mı?	aldırmasalar mı?
	perfective		aldırmasa mıydım?	aldırmasa mıydın?	aldırmasa mıydı?	aldırmasa mıydık?	aldırmasa mıydınız?	aldırmasalar mıydı?
progressive			aldırmamakta mıyım?	aldırmamakta mısın?	aldırmamakta mı?	aldırmamakta mıyız?	aldırmamakta mısınız?	aldırmamaktalar mı?
necessitative			aldırmamalı mıyım?	aldırmamalı mısın?	aldırmamalı mı?	aldırmamalı mıyız?	aldırmamalı mısınız?	aldırmamalılar mı?

Antonyms

• verdirmek

Related terms

• almak
• aldırtmak