mezbuhane

From Wiktionary, the free dictionary
Jump to navigation Jump to search

Turkish[edit]

Etymology[edit]

From Ottoman Turkish مذبوحانه (mezbuhane), from Arabic مَذْبُوح (maḏbūḥ, sacrifice) +‎ Persian انه (âne, forms adjectives).

Adjective[edit]

mezbuhane

  1. (literally, obsolete) slaughtered by cutting the throat
  2. (figurative) desperate, struggling desperately
    • 1934 August 30, Sakir Hazim, “Büyük bayramın on ikinci yıldönümü [Big twelfth anniversary celebration]”, in Hakimiyeti Milliye:
      Ve duşman sonunun geldiğini, çaresizliğini anlamakta gecikmedi, gece karalığında canını kurtarabilmek için ne pahasına olursa olsun mukavemete karar verdi. Fakat bütün gün mezbuhane dayanmalarla yaptığı çekilmelerin neticesi tam manasiyle ve daha küçük bir sahada çevrilmekten başka bir neticeye varmadı ve varamazdı. Gecenin kara örtüsü, tüyler ürperten harp yerini kaplarken buralarda artık her iş ebediyen bitmiş ve temizlenmişti.
      (please add an English translation of this quotation)

References[edit]