doğru

See also: Doğru

Azerbaijani

Other scripts

Cyrillic		доғру
Abjad		دوغری

Etymology

Cognate with Turkish doğru, Uzbek toʻgʻri.

Pronunciation

• Audio:

  (file)

Adjective

doğru

1. true
2. correct

Derived terms

• doğruluq
• doğrudan

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish طوغری (doğrı), from Proto-Turkic *togru. Cognate with Kyrgyz туура (tuura), Uzbek toʻgʻri, Turkmen dogry, Old Turkic [script needed] (toğru, toğuru, toğrı), derivative from Old Turkic [script needed] (toğur-). Related to direk, dik, and direnmek.

Pronunciation

• IPA^(key): /doɰˈɾu/, [d̪o̞ːˈɾʊ]
• Rhymes: -u
• Hyphenation: doğ‧ru

• Audio:

  (file)

Adjective

doğru (intensive dosdoğru)

1. true
2. right (correct)

Declension

Predicative forms of doğru

present tense
	positive declarative	positive interrogative
ben (I am)	doğruyum	doğru muyum?
sen (you are)	doğrusun	doğru musun?
o (he/she/it is)	doğru / doğrudur	doğru mu?
biz (we are)	doğruyuz	doğru muyuz?
siz (you are)	doğrusunuz	doğru musunuz?
onlar (they are)	doğru(lar)	doğru(lar) mı?
past tense
	positive declarative	positive interrogative
ben (I was)	doğrudum	doğru muydum?
sen (you were)	doğrudun	doğru muydun?
o (he/she/it was)	doğrudu	doğru muydu?
biz (we were)	doğruduk	doğru muyduk?
siz (you were)	doğrudunuz	doğru muydunuz?
onlar (they were)	doğrudular	doğru muydular?
indirect past
	positive declarative	positive interrogative
ben (I was)	doğrumuşum	doğru muymuşum?
sen (you were)	doğrumuşsun	doğru muymuşsun?
o (he/she/it was)	doğrumuş	doğru muymuş?
biz (we were)	doğrumuşuz	doğru muymuşuz?
siz (you were)	doğrumuşsunuz	doğru muymuşsunuz?
onlar (they were)	doğrumuşlar	doğru muymuşlar?
conditional
	positive declarative	positive interrogative
ben (if I)	doğrusam	doğru muysam?
sen (if you)	doğrusan	doğru muysan?
o (if he/she/it)	doğrusa	doğru muysa?
biz (if we)	doğrusak	doğru muysak?
siz (if you)	doğrusanız	doğru muysanız?
onlar (if they)	doğrusalar	doğru muysalar?

For negative forms, use the appropriate form of değil.

Antonyms

• yanlış

Derived terms

• doğruluk (accuracy, truth)
• doğrulamak (to confirm)

Noun

doğru (definite accusative doğruyu, plural doğrular)

1. truth
2. (geometry) line

Declension

Declension of doğru

singular plural nominative doğru doğrular definite accusative doğruyu doğruları dative doğruya doğrulara locative doğruda doğrularda ablative doğrudan doğrulardan genitive doğrunun doğruların Possessive forms nominative singular plural 1st singular doğrum doğrularım 2nd singular doğrun doğruların 3rd singular doğrusu doğruları 1st plural doğrumuz doğrularımız 2nd plural doğrunuz doğrularınız 3rd plural doğruları doğruları definite accusative singular plural 1st singular doğrumu doğrularımı 2nd singular doğrunu doğrularını 3rd singular doğrusunu doğrularını 1st plural doğrumuzu doğrularımızı 2nd plural doğrunuzu doğrularınızı 3rd plural doğrularını doğrularını dative singular plural 1st singular doğruma doğrularıma 2nd singular doğruna doğrularına 3rd singular doğrusuna doğrularına 1st plural doğrumuza doğrularımıza 2nd plural doğrunuza doğrularınıza 3rd plural doğrularına doğrularına locative singular plural 1st singular doğrumda doğrularımda 2nd singular doğrunda doğrularında 3rd singular doğrusunda doğrularında 1st plural doğrumuzda doğrularımızda 2nd plural doğrunuzda doğrularınızda 3rd plural doğrularında doğrularında ablative singular plural 1st singular doğrumdan doğrularımdan 2nd singular doğrundan doğrularından 3rd singular doğrusundan doğrularından 1st plural doğrumuzdan doğrularımızdan 2nd plural doğrunuzdan doğrularınızdan 3rd plural doğrularından doğrularından genitive singular plural 1st singular doğrumun doğrularımın 2nd singular doğrunun doğrularının 3rd singular doğrusunun doğrularının 1st plural doğrumuzun doğrularımızın 2nd plural doğrunuzun doğrularınızın 3rd plural doğrularının doğrularının

Derived terms

• doğru parçası

Postposition

doğru (used after nouns and pronouns in the dative case)

1. toward, straight toward, straight to (about space)

   Bu yol doğru ırmağa gider.

   This road leads straight to the river.

   (unlike "toward", "straight to" syntactically, or in vernacular is a preposition, however with pitch on "'doğru" can be placed as a postposition)

   Bu yol ırmağa doğru gider.

   This road goes towards the river.

2. closer to (about time)

   Akşama doğru çok acıktım.

   Closer to the evening, I got really hungry.

Derived terms

• doğruca (straight to) (in this way can be used as a proposition before nouns and pronouns)
• doğrudan (straight to) (in this way can be used as a proposition before nouns and pronouns)

References

• Nişanyan, Sevan (2002–) “doğru”, in Nişanyan Sözlük