sahip çıkmak

Turkish

Etymology

Morphologically sahip (“owner”) +‎ çıkmak (“to come out, to stand”)

Pronunciation

• IPA^(key): [saːˈhip t͡ʃɯkˈmak]
• Rhymes: -ak
• Hyphenation: sa‧hip‧çık‧mak

Verb

sahip çıkmak (third-person singular simple present sahip çıkar)

1. (transitive, with dative) to claim something as one's own
2. (transitive, with dative) to stand up for, protect, to defend

   Synonyms: korumak, kollamak, göz kulak olmak, muhafaza etmek

   • 2011, “Değmesin Ellerimiz”, in Diğer Masallar, performed by Model:

     Biz hiç beceremedik sevmeyi de, terk etmeyi de / Kendimize sahip çıkıp dünyayla yüzleşmeyi de

     We could never manage to love or leave each other / To stand up for ourselves and face the world

Conjugation

Conjugation of sahip çıkmak (aorist in -V²r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			sahip çıkmak
impersonal participle	imperfective		sahip çıkan
	perfective		sahip çıkmış
	prospective		sahip çıkacak
personal participle	non-prospective		sahip çıktığım	sahip çıktığın	sahip çıktığı	sahip çıktığımız	sahip çıktığınız	sahip çıktıkları
	prospective		sahip çıkacağım	sahip çıkacağın	sahip çıkacağı	sahip çıkacağımız	sahip çıkacağınız	sahip çıkacakları
verbal noun			sahip çıkma
way of doing			sahip çıkış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sahip çıkarım	sahip çıkarsın	sahip çıkar	sahip çıkarız	sahip çıkarsınız	sahip çıkarlar
		imperfective	sahip çıkıyorum	sahip çıkıyorsun	sahip çıkıyor	sahip çıkıyoruz	sahip çıkıyorsunuz	sahip çıkıyorlar
	past	perfective	sahip çıktım	sahip çıktın	sahip çıktı	sahip çıktık	sahip çıktınız	sahip çıktılar
		imperfective	sahip çıkıyordum	sahip çıkıyordun	sahip çıkıyordu	sahip çıkıyorduk	sahip çıkıyordunuz	sahip çıkıyorlardı (or sahip çıkıyordular)
	future		sahip çıkacağım	sahip çıkacaksın	sahip çıkacak	sahip çıkacağız	sahip çıkacaksınız	sahip çıkacaklar
inferential	perfective		sahip çıkmışım	sahip çıkmışsın	sahip çıkmış	sahip çıkmışız	sahip çıkmışsınız	sahip çıkmışlar
	aorist		sahip çıkarmışım	sahip çıkarmışsın	sahip çıkarmış	sahip çıkarmışız	sahip çıkarmışsınız	sahip çıkarlarmış (or sahip çıkarmışlar)
	imperfective		sahip çıkıyormuşum	sahip çıkıyormuşsun	sahip çıkıyormuş	sahip çıkıyormuşuz	sahip çıkıyormuşsunuz	sahip çıkıyorlarmış
conditional	simple		sahip çıksam	sahip çıksan	sahip çıksa	sahip çıksak	sahip çıksanız	sahip çıksalar
	perfective		sahip çıksaydım	sahip çıksaydın	sahip çıksaydı	sahip çıksaydık	sahip çıksaydınız	sahip çıksaydılar
optative			sahip çıkayım	sahip çıkasın	sahip çıka	sahip çıkalım	sahip çıkasınız	sahip çıkalar
progressive			sahip çıkmaktayım	sahip çıkmaktasın	sahip çıkmakta	sahip çıkmaktayız	sahip çıkmaktasınız	sahip çıkmaktalar
necessitative			sahip çıkmalıyım	sahip çıkmalısın	sahip çıkmalı	sahip çıkmalıyız	sahip çıkmalısınız	sahip çıkmalılar
imperative				sahip çık	sahip çıksın		sahip çıkın	sahip çıksınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sahip çıkar mıyım?	sahip çıkar mısın?	sahip çıkar mı?	sahip çıkar mıyız?	sahip çıkar mısınız?	sahip çıkarlar mı?
		imperfective	sahip çıkıyor muyum?	sahip çıkıyor musun?	sahip çıkıyor mu?	sahip çıkıyor muyuz?	sahip çıkıyor musunuz?	sahip çıkıyorlar mı?
	past	perfective	sahip çıktım mı?	sahip çıktın mı?	sahip çıktı mı?	sahip çıktık mı?	sahip çıktınız mı?	sahip çıktılar mı?
		imperfective	sahip çıkıyor muydum?	sahip çıkıyor muydun?	sahip çıkıyor muydu?	sahip çıkıyor muyduk?	sahip çıkıyor muydunuz?	sahip çıkıyorlar mıydı?
	future		sahip çıkacak mıyım?	sahip çıkacak mısın?	sahip çıkacak mı?	sahip çıkacak mıyız?	sahip çıkacak mısınız?	sahip çıkacaklar mı?
inferential	perfective		sahip çıkmış mıyım?	sahip çıkmış mısın?	sahip çıkmış mı?	sahip çıkmış mıyız?	sahip çıkmış mısınız?	sahip çıkmışlar mı?
	aorist		sahip çıkar mıymışım?	sahip çıkar mıymışsın?	sahip çıkar mıymış?	sahip çıkar mıymışız?	sahip çıkar mıymışsınız?	sahip çıkarlar mıymış?
	imperfective		sahip çıkıyor muymuşum?	sahip çıkıyor muymuşsun?	sahip çıkıyor muymuş?	sahip çıkıyor muymuşuz?	sahip çıkıyor muymuşsunuz?	sahip çıkıyorlar mıymış?
conditional	simple		sahip çıksam mı?	sahip çıksan mı?	sahip çıksa mı?	sahip çıksak mı?	sahip çıksanız mı?	sahip çıksalar mı?
	perfective		sahip çıksa mıydım?	sahip çıksa mıydın?	sahip çıksa mıydı?	sahip çıksa mıydık?	sahip çıksa mıydınız?	sahip çıksalar mıydı?
progressive			sahip çıkmakta mıyım?	sahip çıkmakta mısın?	sahip çıkmakta mı?	sahip çıkmakta mıyız?	sahip çıkmakta mısınız?	sahip çıkmaktalar mı?
necessitative			sahip çıkmalı mıyım?	sahip çıkmalı mısın?	sahip çıkmalı mı?	sahip çıkmalı mıyız?	sahip çıkmalı mısınız?	sahip çıkmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			sahip çıkmamak
impersonal participle	imperfective		sahip çıkmayan
	perfective		sahip çıkmamış
	prospective		sahip çıkmayacak
personal participle	non-prospective		sahip çıkmadığım	sahip çıkmadığın	sahip çıkmadığı	sahip çıkmadığımız	sahip çıkmadığınız	sahip çıkmadıkları
	prospective		sahip çıkmayacağım	sahip çıkmayacağın	sahip çıkmayacağı	sahip çıkmayacağımız	sahip çıkmayacağınız	sahip çıkmayacakları
verbal noun			sahip çıkmama
way of doing			sahip çıkmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sahip çıkmam	sahip çıkmazsın	sahip çıkmaz	sahip çıkmayız	sahip çıkmazsınız	sahip çıkmazlar
		imperfective	sahip çıkmıyorum	sahip çıkmıyorsun	sahip çıkmıyor	sahip çıkmıyoruz	sahip çıkmıyorsunuz	sahip çıkmıyorlar
	past	perfective	sahip çıkmadım	sahip çıkmadın	sahip çıkmadı	sahip çıkmadık	sahip çıkmadınız	sahip çıkmadılar
		imperfective	sahip çıkmıyordum	sahip çıkmıyordun	sahip çıkmıyordu	sahip çıkmıyorduk	sahip çıkmıyordunuz	sahip çıkmıyorlardı
	future		sahip çıkmayacağım	sahip çıkmayacaksın	sahip çıkmayacak	sahip çıkmayacağız	sahip çıkmayacaksınız	sahip çıkmayacaklar
inferential	perfective		sahip çıkmamışım	sahip çıkmamışsın	sahip çıkmamış	sahip çıkmamışız	sahip çıkmamışsınız	sahip çıkmamışlar
	aorist		sahip çıkmazmışım	sahip çıkmazmışsın	sahip çıkmazmış	sahip çıkmazmışız	sahip çıkmazmışsınız	sahip çıkmazlarmış
	imperfective		sahip çıkmıyormuşum	sahip çıkmıyormuşsun	sahip çıkmıyormuş	sahip çıkmıyormuşuz	sahip çıkmıyormuşsunuz	sahip çıkmıyorlarmış
conditional	simple		sahip çıkmasam	sahip çıkmasan	sahip çıkmasa	sahip çıkmasak	sahip çıkmasanız	sahip çıkmasalar
	perfective		sahip çıkmasaydım	sahip çıkmasaydın	sahip çıkmasaydı	sahip çıkmasaydık	sahip çıkmasaydınız	sahip çıkmasaydılar
optative			sahip çıkmayayım	sahip çıkmayasın	sahip çıkmaya	sahip çıkmayalım	sahip çıkmayasınız	sahip çıkmayalar
progressive			sahip çıkmamaktayım	sahip çıkmamaktasın	sahip çıkmamakta	sahip çıkmamaktayız	sahip çıkmamaktasınız	sahip çıkmamaktalar
necessitative			sahip çıkmamalıyım	sahip çıkmamalısın	sahip çıkmamalı	sahip çıkmamalıyız	sahip çıkmamalısınız	sahip çıkmamalılar
imperative				sahip çıkma	sahip çıkmasın		sahip çıkmayın	sahip çıkmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sahip çıkmaz mıyım?	sahip çıkmaz mısın?	sahip çıkmaz mı?	sahip çıkmaz mıyız?	sahip çıkmaz mısınız?	sahip çıkmazlar mı?
		imperfective	sahip çıkmıyor muyum?	sahip çıkmıyor musun?	sahip çıkmıyor mu?	sahip çıkmıyor muyuz?	sahip çıkmıyor musunuz?	sahip çıkmıyorlar mı?
	past	perfective	sahip çıkmadım mı?	sahip çıkmadın mı?	sahip çıkmadı mı?	sahip çıkmadık mı?	sahip çıkmadınız mı?	sahip çıkmadılar mı?
		imperfective	sahip çıkmıyor muydum?	sahip çıkmıyor muydun?	sahip çıkmıyor muydu?	sahip çıkmıyor muyduk?	sahip çıkmıyor muydunuz?	sahip çıkmıyorlar mıydı?
	future		sahip çıkmayacak mıyım?	sahip çıkmayacak mısın?	sahip çıkmayacak mı?	sahip çıkmayacak mıyız?	sahip çıkmayacak mısınız?	sahip çıkmayacaklar mı?
inferential	perfective		sahip çıkmamış mıyım?	sahip çıkmamış mısın?	sahip çıkmamış mı?	sahip çıkmamış mıyız?	sahip çıkmamış mısınız?	sahip çıkmamışlar mı?
	aorist		sahip çıkmaz mıymışım?	sahip çıkmaz mıymışsın?	sahip çıkmaz mıymış?	sahip çıkmaz mıymışız?	sahip çıkmaz mıymışsınız?	sahip çıkmazlar mıymış?
	imperfective		sahip çıkmıyor muymuşum?	sahip çıkmıyor muymuşsun?	sahip çıkmıyor muymuş?	sahip çıkmıyor muymuşuz?	sahip çıkmıyor muymuşsunuz?	sahip çıkmıyorlar mıymış?
conditional	simple		sahip çıkmasam mı?	sahip çıkmasan mı?	sahip çıkmasa mı?	sahip çıkmasak mı?	sahip çıkmasanız mı?	sahip çıkmasalar mı?
	perfective		sahip çıkmasa mıydım?	sahip çıkmasa mıydın?	sahip çıkmasa mıydı?	sahip çıkmasa mıydık?	sahip çıkmasa mıydınız?	sahip çıkmasalar mıydı?
progressive			sahip çıkmamakta mıyım?	sahip çıkmamakta mısın?	sahip çıkmamakta mı?	sahip çıkmamakta mıyız?	sahip çıkmamakta mısınız?	sahip çıkmamaktalar mı?
necessitative			sahip çıkmamalı mıyım?	sahip çıkmamalı mısın?	sahip çıkmamalı mı?	sahip çıkmamalı mıyız?	sahip çıkmamalı mısınız?	sahip çıkmamalılar mı?

Further reading

• “sahip çıkmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu